-
1 ilk
первонача́льный* * *1.пе́рвый, нача́льный2.gözlerini açınca ilk işi saatine bakmak oldu — как то́лько он откры́л глаза́, пе́рвым его́ де́лом бы́ло посмотре́ть на часы́
1) пре́жде всего́, снача́лаilk hatırladığım olay... — собы́тие, кото́рое я вспо́мнил пре́жде всего́
2) впервы́е, в пе́рвый разben onu ilk görüyorum — я его́ ви́жу впервы́е
••- ilk plânda
См. также в других словарях:
ilk — sf. 1) Zaman, sıra, yer ve önem bakımından ötekilerden önce gelen, son karşıtı Gözlerini açınca ilk işi saatine bakmak oldu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) is. Herhangi bir şeyin en önde olanı, önce geleni İnsanı insan yapan duyguların ilkidir aşk. N.… … Çağatay Osmanlı Sözlük